İnovasyon İslam'ın Gereğidir ve İbadet Yoludur I
Ali Rıza Demircan 2022-06-08
Konuya Giriş
Aziz Peygamberimiz tarafından söylenildiği rivayet olunan geleceğimize ışık tutucu sözlerinde Peygamberimiz şöyle buyurmaktadır:
“Allah Muhammed Ümmeti’ne her yüz yılın başında dinlerini yenileyecek yenileyiciler gönderecektir.” ( Ebu Davud Melâhim 1)
İslâm Dîni’ni oluşturan Allah’ın Kitabı Kur'ân’ın ve ona açıklık getiren Nebevî Sünnet’in kuralları değiştirilemez nitelikli olup Kıyamet Günü’ne kadar geçerlidir. Bu sebeple dinde yenileme olmaz, olsa olsa dîni anlama ve ifade etmede yenilik olabilir.
Bu durumda gönderilecek yenileyiciler nasıl bir yenileme sağlayabilir. Bizce aşağıda misallendirilen yöntemler de kullanılabilir.
a. İslâm’ın anlatımında topluma egemen olan anlamları belirgin kavramlar kullanılır. Mesela İslâm’ın Yönetim Düzeni’ni anlatırken demokrasi, insan hakları ve özgürlükleri benzeri kavramlar kullanılabilir.
b. İslâm, şu veya bu şekilde toplumun gündemine gelen ve öneminden ötürü önemsenerek tartışılan kavramlardan hareketle de anlatılabilir. Örneğin aşağıda inceleyeceğimiz İnovasyon gibi.
İnovasyon Konusunu Araştırma Ricası
Bir ilçemizin belediye başkanı olan kardeşimiz sohbetimiz sırasında inovasyondan söz etti ve ismini verdiği ve yakın dostu olduğunu söylediği ilahiyat dekanı ile görüşüp bir ilmi toplantı hazırlamamızı rica etti ve kendisinin destek vereceğini açıkladı. Görüştüm, dekanımızdan aldığım cevap şu oldu: Hocam siz cinsellik ve cariyelik gibi orjinal konuları kitaplaştırmış insansınız, bu konuya da eğilebilirsiniz ama bizim ilahiyat hocaları bu gibi konuların önemini kavrayamazlar ve çalışma da yapamazlar. Bazılarımız kabul etmeyebilir ama aldığım cevap budur.
İnovasyonun Tanımı ve Çağrışımlarım
İnovasyon Nedir?En basit tanımıyla inovasyon, farklı, değişik, yeni fikirler geliştirmek ve bunları uygulamaktır. Bu fikirler, daha önce çözülmemiş sorunları çözmek veya daha önce karşılanmayan ihtiyaçlara cevap vermek amacıyla geliştirilebilir....”
İnovasyonun Çağrıştırdıkları
İnovasyon tanımını okuduğumda bir çok âyet ve hadisi çağrıştırdım. Kişilerin ve toplumların gelişmeleri için muhtaç oldukları inovasyon aslında İslâm’ın öğretileri arasında yer alan bir konudur. İnovasyon çalışmalarını İslâm’ın gereği ve ibâdet yolu olarak da niteleyebiliriz.
Bu makalemizde on madde halinde inovasyonla ilişkilendirdiğimiz İslâmî hakikatlere değineceğiz.
1. İnovasyon/Yenilemenin örneklerini tüm varlıklarda görebiliyoruz.
Allah, örneksiz yaratan Bedî, merhale merhale geliştiren Rab bir yaratıcıdır. Buhar, bulut olup yağmura ererken; tohum ağaçlaşıp meyveye ulaşıyor. Ana rahminde ki insanlar ve hayvanlar da safhalardan geçerek varlık kazanıyor. Yani varlıklardaki her safha bir önceki safhaya göre gelişimi, yeniliği, giderek artan faydayı temsil ediyor. Üstelik Rabbimiz bilmediğimiz canlıları ve varlıkları yaratmaya da devam ediyor. Varlık aleminde devamlı yenileşme var. Allah insanlara kendi sıfatlarından vermiştir. Onlar da yaratılışa katılıyor, çalışmaları ve spermleri ve yumurtaları ile. Üstelik onlara yeryüzünü imar görevi de verilmiştir. Özetlersek müminler de Allaha îman çizgisinde yenilikler peşinde olmalıdır.
2. Allah inovasyonun öneklerini veriyor.
Rahman sûresinde şöyle buyrulur:
” Göklerde ve yerdeki tüm canlılar Ondan istemektedir. O da her an /istekler doğrultusunda bir yaratış halindedir.” (Rahman 29)
Şanı Yüce olan Allah her an öldürüyor yaratıyor. Her dem bağışlıyor cezalandırıyor. Her zaman rızıkları daraltıyor ve genişletiyor. Diğer bir anlatımla Rabbimizden her an yeni, farklı amaçlı bir oluşum izliyoruz.
3. Hayat Düzenimiz olan Dinimiz bize sürekli atılım içinde olmamızı emrediyor.
İnşirah sûresinde Rabbimiz şöyle buyurur:
“ Bir işi bitirince hemen diğerine başla ve yalnızca Rabbine yönel” (İnşirah 7,8)
Allah’ın beğenisini hedefleyerek bir işi bitirdiğinde diğerine başlayarak ölüm gelinceye kadar eylemlerimizi sürdürmek, diğer yönlendirici kurallarla birlikte değerlendirildiğinde gelişime ve yeniliğe açık bir hayata yönlendirildiğimiz görülür.
4. Faydasız işler ve üretimden sakınma dinimizin emridir.
Yüce Rabbimiz en yüksek Cennetler olan Firdevs Cennetleri’ne girecek müminleri bizlere tanıtırken onların zekât verebilecek güce ulaşmak için çalışanlar, sözleri ve sözleşmelerine bağlılık gösterenler oldukları gibi Lağiv’den yani fayadasız söz, davranış, iş ve ilişkilerden korunanlar olarak da tanımlamaktadır.
“Onlar faydasızlardan yüz çevirenlerdir.”(Müminûn 3)
Orijinal ifadesiyle Lağiv’den sakınmak fayda üretmeyecek plan ve projeleri, bilimsel çalışmaları ve yatırımları içine almaktadır. Dinimizin istişare emri ise her alanda insanların birikimlerinden yararlanmayı içermektedir. Lağiv’den korunmak ve danışma ve dayanışma içinde yardımlaşmanın adı konulmamış inovasyon olduğunda şüphe yoktur. Çünkü faydasızlardan korunmak ve uzmanlarla karar alıcı olmak yeniliğe ve farklılığa kapı aralamaktır. Faydasızlardan korunmada bizlere verilen bir örnek de peygamberimizin şu ve benzeri dualarıdır:
“Allah’ım! Bütün faydasızlardan sana sığınırım.”
5. Çalışmalarımızda en güzeli amaçlamakla da yükümlüyüz.
Faydasızlardan korunarak sürekli çalışmakla yükümlü olduğumuz gibi giyimde, davranışta, ilmi ve ideolojik tartışmalar ve işte en güzeli amaçlamakla da mükellefiz. Bu, kitaplık bir konudur. Özetlesek Allah güzelliğin kaynağıdır ve ona inanan her mümin estetiğe sevdalanmak konumundadır. Allah en güzeli yaşamak olan İhsanı emretmekte ve onları sevdiğini bildirmektedir. Peygamberimiz de şöyle buyurmaktadır:
“Allah her işi ihsan üzere; en güzel bir şekilde yapılmasını emretmiştir…”(Muhtasar S.Müslim Hn.1249)
İslâm’da ibadetin Allah’ın ve Elçisi Muhammed’in emirleri ve öğütlerine uymak olduğu hatırlanırsa örneğin üretim, ticaret ve pazarlamada en güzele yönelmek inovasyonu ibadetleştirmek olmaz mı?
Yorum Sayısı : 0